Kadınlarda mesane kanseri, erkeklere göre dört kat daha nadir görülmektedir. Mesane kanseri, mesane olarak bilinen ve idrarı depolayan organın iç yüzeyinde oluşan kötü huylu tümörlerdir. Kadınlarda mesane kanserine yakalanma riski erkeklere oranla daha düşüktür, ancak hastalığın seyri genellikle daha kötü olabilir ve yaşam kaybı riski daha yüksektir. Bu durumu etkileyen faktörlerden biri, jinekologların mesane kanseri olasılığını göz önünde bulundurmadan daha yaygın görülen idrar yolu enfeksiyonlarını teşhis etmeleri ve bu nedenle tedavi sürecinde zaman kaybetmeleridir. Sigara kullanmayan 40 yaş altı kadınlarda mesane kanseri çok nadir görülür.

Mesane duvarı üç bölümden oluşur:

Mesane kanserinin belirtileri şunlardır:

Yukarıdaki belirtilere sahip olmanız, mutlaka mesane kanseri olduğunuz anlamına gelmez. Bazen enfeksiyon hastalıkları, iyi huylu tümörler ve mesane taşı gibi problemler de bu belirtilere neden olabilir. Ancak, bu belirtilere sahipseniz mutlaka bir doktora başvurmalısınız. Mesane kanseri belirtileri varsa, doktor tarafından geniş kapsamlı bir muayene yapılır ve gerekli testler istenir.

Fiziksel Muayene: Doktor, karın ve pelvis bölgesini muayene eder. Tümör oluşumu var mı yok mu araştırır. Bu muayene, rektal ve vajinal muayene gerektirebilir.

İdrar Testi: İdrar testi, çoğu hastalığın teşhisinde kullanılır. Laboratuvar, idrarda kan ve kanser hücresi olup olmadığını inceler. Mesane kanseri için en sık kullanılan testtir.

Sistoskopi: Sistoskop adı verilen ince ışıklı bir tüp ile doğrudan mesanenin içine bakılır ve mesane tabakası incelenir.

Doku Örneği: Doku örneği, sistoskop ile alınarak patolojik incelemeye gönderilir. Kanser hücrelerinin incelenmesi için doku örneği alınmasına biyopsi denir.

İntravenöz Piyelogram: Bu işlemde, kan damarlarına bir tür boya enjekte edilir. Bu boya, idrarda toplanarak röntgen sırasında mesane ve böbreklerin görüntülenmesini sağlar.

Mesane kanseri teşhisi yukarıdaki tahlil ve muayene sonuçları ile anlaşıldıktan sonra, hastaya en uygun kemoterapi tedavisi uygulanır. Kemoterapi süreci zorlu bir süreçtir; hastaların moral ve motivasyonlarının yüksek tutulması bu hastalık için oldukça önemlidir. Uygulanan kemoterapi, kanserli hücreleri yok etmek için yapılır. Bu aşamada hasta, soğukkanlı ve olumlu düşüncelere sahip olarak doktoruna yardımcı olmalıdır. Doktor, geri kalan tedavi planına hastanın durumuna göre karar verir.